SASGEM

Cumartesi, 04 27th

Last updatePz, 27 Eyl 2015 7pm

İnsanın Niteliği ve Kültür-Medeniyet Kavramı

Açıklama

"İnsanın Niteliği ve Kültür-Medeniyet Kavramı"

afis3kucuk 

Prof. Dr. Yılmaz Özakpınar

Arel Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi

 

Konu

"İnsanın Niteliği ve Kültür-Medeniyet Kavramı"

 Kültür ve medeniyet oluşturma canlı türleri arasında insana özgü bir olgudur. İnsan da her canlı türü gibi bir biyolojik organizmadır. Biyolojinin temel kavramı adaptasyondur. Her canlı türü içinde yaşadığı çevre koşullarına adaptasyon sağlamıştır. İnsan, başka canlı türleri gibi var olan çevreye uyum sağlayarak adapte olmanın ötesinde, gerektiğinde çevrede değişiklik yapar; bir alet icat eder ya da değişik bir yöntem uygular. Böylece koşulları amaç ve ihtiyacına göre değiştirerek uyum sağlar. İnsandaki aktif adaptasyonun dayanağı, insana özgü bir temel yeti, sembol yaratma ve sembollerle zihinsel işlem yapma yetisidir. Bu temel yeti, aşağıda sıralanan yetileri doğurur:

 

      1- Bilincinde olduğunun bilincinde olma

      2- Algıladıklarını ve kendini kavramlaştırma

      3- İçebakış yapabilme

      4- Konuşma (dil) yetisi

      5- Varsayımsal düşünme

      6- İradî eylem başlatma

 

İnsanın kültür ve medeniyet oluşturmasının ve insan yaşamının tarihsel boyutunun olmasının nedeni sembol kullanma temel yetisi ve ona bağlı yukarıda sayılan yetilerdir. İnsan, algıladıklarına tepki yapmakla kalmaz, onları zihnine taşır ve sembollerle temsil eder; algı planından bağımsız olarak o sembollerle soyut zihin düzleminde işlemler yapar ve yeni sonuçlara varır. Sonra da o yeni sonuçları dışarıdaki dünyada gerçekleştirmeye çalışır. İnsanı salt biyolojik ihtiyaçları tatmin düzeyinden düşünce ve duygu yaratışları düzeyine yükselten, sembollerle temsil etme ve işlem yapma temel yetisidir. İnsan toplumlarında kültürün kaynağı sembolik düşünme yetisidir. Toplumlara birlikte yaşama yönelişini ve kültüre bütünlüğünü veren şey, toplum üyelerinin ortaklaşa benimsediği bir inanç ve ona bağlı bir ahlâk nizamıdır. Medeniyetin belirleyicisi ise inancın rasyonel nitelikte olmasıdır. İnancın rasyonel niteliği, onun soyut düşünce düzleminde muhakeme edilebilmesi ve onunla bağdaşan ve bağdaşmayan durumların belirlenebilmesi demektir. Medeniyetin esası olan rasyonel inanç ve ahlâk nizamı, böylece kendi rasyonel kriterine göre bir değerlendirme gücü kazandığı için kültürün değişmesine ve zenginleşmesine imkân verir. Bu esastan hareketle, Özakpınar’ın ortaya koyduğu medeniyet teorisi, şu noktalara açıklama getirmiştir. İlkel kültür ve bir medeniyete bağlı kültür ayrımını objektif bir kritere bağlamıştır. Maddi kültür manevi kültür kargaşasını gidermiş, kültürün esası manevi olduğu için, ancak kültürün somut ve soyut tezahürlerinden söz edilebileceğini göstermiştir. Kültür ve medeniyeti kavramsal olarak ayırt etmekle birlikte ikisi arasındaki bağı açıklığa kavuşturmuştur. Tarihteki eski medeniyetleri açıkladığı gibi, bilim ve teknolojiye dayandığı sanılan Batı medeniyetinin de esasının rasyonel bir inanç ve ahlâk nizamı olduğunu ortaya koymuştur. Kültür değişmelerinin sağlıklı ve sağlıksız olma nedenlerini açıklamıştır. Medeniyetlerin çöküşünün, sonuçta, toplum üyelerinin ruhlarını kuşatan ve yücelten inanç ve ahlâk nizamının sarsılmasıyla gerçekleştiğini tarihsel analizlere dayanarak açıklamıştır.

 

Biyografi

Prof. Dr. Yılmaz Özakpınar

biyografi

 

Ayrıntılar

TARİH : 30 EKİM 2013 , ÇARŞAMBA

SAAT    : 13:00 - 14:30

YER      : KONGRE MERKEZİ , SALON 1

Haber

Sakarya Üniversitesi’nde (SAÜ) “İnsanın Niteliği ve Kültür-Medeniyet Kavramı” isimli bir konferans düzenlendi.

Sakarya Üniversitesi Akademik ve Sosyal Gelişim Merkezi (SASGEM) tarafından düzenlenen konferansa, Arel Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yılmaz Özakpınar ve çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.

SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen ve öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği etkinlikte bir sunum yapan Prof. Dr. Özakpınar, kültür ve medeniyetin canlı türleri arasında sadece insana özgü bir olgu olduğunu ifade etti. Özakpınar, insanın çevreye uyum sağlamasının dayanağının, yaratma ve sembollerle zihinsel işlem yapma yetisi olduğunu belirterek, “İnsanın sembol kullanma kapasitesinin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. İnsan kendi düşüncesini inceleyebilir. Onda yanlışlar görebilir, onu düzenleyebilir” dedi.

İnsanın bir de kavramlaştırma yetisine sahip olduğunu anlatan Özakpınar, “İnsanda ben kavramı vardır. İnsan değişse de ben kavramı devam eder. Bu yetiler insanı biyolojik bir varlıktan ahlaki bir varlığa çevirir. Günlük hayatta vicdan dediğimiz şey bu yetinin sonucudur. Tıbbi anlamda psikopatlar aklını kaybetmeden vicdanını kaybeden kişilerdir” diye konuştu.

İnsanda var olan iradi eylem oluşturma yetisinin sadece canlılar arasında sadece insanda bulunduğunu kaydeden Özakpınar, şöyle devam etti:  “İnsanın içgüdüsel davranışları onun hayatta kalmasına yetmez. İnsan yavrusu çok uzun bir gelişme dönemine muhtaçtır. İnsanın gelişmeye, bakıma ve öğrenmeye ihtiyacı vardır. Kültür ve medeniyet bu bilgi edinme süreci dolayısıyla ortaya çıkmıştır. En gelişmiş hayvan türü bile birkaç nesil geçmişte nasıl yaşıyorsa, şu anda da öyle yaşar. İnsan ise sürekli gelişim, değişim halindedir. Yeni öğrenmelerle uyum sağlamak zorundadır. Sembolik düşünme yetisi insanda bilgi birikimini sağlamıştır. Bu bilgi birikimi ise belli bir zaman sonra kültür ve medeniyeti oluşturmuştur.”

Kaynaklar:

  1. http://www.haber.sakarya.edu.tr/manset/insanin-niteligi-ve-kultur-medeniyet-kavrami-konferansi/
  2. http://www.haber3.com/saude-insanin-niteligi-ve-kultur-medeniyet-kavrami-konferansi-gerceklest-haberi-2279525h.htm

Geri dön

Anasayfa ARŞİV İnsanın Niteliği ve Kültür-Medeniyet Kavramı